Bu sayfada, Ömer Faruk Dönmez'in kıymetli bir zâtın sohbetlerini kayıt altına alması neticesinde meydana gelen Âb-ı Hayat adlı kitaptan alıntılar yer alacaktır.
"İyi, hiçbir zaman orta yere ampul yakmaz, yaptığını göstermek için yapmaz, kuralları söyleyip kaçmaz. Canların elinden tutar. Çünkü o, adalete iman etmiştir, merhamet sahibidir, muhabbet sahibidir, iyi niyetlidir, güzel ahlaklıdır, anlayışlıdır, vicdanlıdır. Derdi de, sırrı da saklar, ortaya dökmez.
İyi, din satmaz, iyilik yapar. Her cana merhametle bakar."
"Böbürlenmeyi bırak. Din satmayı bırak. Bilenler neyi biliyor?
Kuralları söyleyip kaçıyorlar. Haramdır mekruhtur deyip kaçıyorlar. Farzdır vaciptir deyip kaçıyorlar.
Bu canların elinden kim tutacak? Bunları karanlıktan kim çıkaracak?
Kaçma.
Bunlar da biliyor zaten haram olduğunu, mekruh olduğunu.
İmanın şartlarını sayıp kaçıyorsun; Allah'a iman, meleklere iman, kitaplara iman. Bunları o da biliyor. Şunları da sayıyor musun: Adalete iman, merhamete iman, muhabbete iman.
İslam'ın şartlarını sayıp kaçıyorsun; namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek, zekat vermek. Şunları da sayıyor musun: İyi niyetli olmak, güzel ahlaklı olmak, anlayış göstermek, vicdanlı davranmak."
"Tespih çekip duruyorsun, iyi hoş da, karanlıktakini aydınlığa çıkartmadan olur mu?"
"Yanan adam diğer adamı aydınlatmıyor, yanışıyla hakikati sadece göstermiş oluyor. Onun da yanması lazım ki o da hakikati bilsin."
"Teklif aynıdır, demek ki akıllar aynıdır."
"Sapıklığın alameti donuk kalp ile bakmaktır başkasının acısına"
"Bu dünya öyle bir gemidir ki yükün fazlasını atmakla kurtulunmaz."
"İslam diyorsun, bazı isimler çalınmıştır, hırsızlardan alıp sahibine iade edilmesi gerekir."
"Doğruyu söylerken doğru olmak lazım. Hak, hamlıkla söylenir mi?"
"Yılan bile güneşin ışığına güveniyor da başını topraktan çıkarıyor."
"Kendini sev önce, sonra müşteriyi sev, sattığın elmayı sev, pazarı sev, hayatı sev; ama ölçüyle. Bir şeyi sevmemek onu öldürmektir."
Kederli bir insanın kalbine sevinç vermek bir adımdır.
Bu dünya öyle bir gemidir ki yükün fazlasını atmakla batmaktan kurtulunmaz.
Hak, hamlıkla söylenir mi?
Kim ki bu yolda asıl maksadı unutursa, ona böyle bir yoldaş musallat edilir.
Şu dünyada tek başına kalsan o işle uğraşır mıydın?
Başkasına kör bakan, hayatın ışığını göremez.
İnsan olana bir ağırlık gerek ki savrulmasın.
Hakikaten kurtarma niyetiyle gelsen, üstüne basar mıydın o yaprağın?
İşleme sığmayan işler olur kâinatta.
Irmaklar kuruduysa gözyaşların da mı yok?
Kendini sev ki dirilesin, insanları sev ki diriltesin.
Ölçüsüz olan samimi olamaz.
Tohumken içinde gizli olanlar meyvede zuhur edecek.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder